Sokak çocukları, Türkiye'nin gündeminde yakın zamanlarda yer almış önemli toplumsal problemlerden biri. Bu problemin çözümünün öncelikli şartının, problemin doğru algılanmasıyla ilgili olduğu açık. Problemin yanlış algılanması, yanlış çözümler üretecek bu da problemi daha ciddi boyutlara taşıyacak.

Sokak çocuklarının kamuoyunda doğru algılandığını söylemek pek mümkün değil. Bunda, ulusal basının payı ise son derece yüksek. Bu çalışmada, sokak çocuklarına ilişkin olarak medyaya konu olan haberlerde, ulusal basının sokak çocuklarına ilişkin haberlerde kullandığı dilin, yargılayıcı ve suçlayıcı bir dil olduğu ileri sürülebilir.

Bu çocuklar, 24 saat sokakta yaşayan, ailesiyle ilişkileri kopuk olup geçimini sokaktan sağlayan, zaman zaman suça bulaşıp zaman zaman tiner, bali gibi uçucu maddeler kullanan ya da bunlara gereksinim duyan, sokağın özgür ortamını mekan edinen çocuklardır.                                              

Bu çocukların aile ilişkileri bir şekilde sürmekte. Genelde tiner, bali ve benzeri madde bağımlılıkları yok. Çocuğu sokağa iten en önemli faktör aile ve yaşanan ekonomik sorunlar. Sokak çocuklarının çoğunluğu, % 82-89'u parçalanmış ailelerden gelmekte. Yapılan araştırmalarda ebeveynlerin eğitim düzeylerinin çok düşük olduğu görülmüştür.

Babalarının büyük çoğunluğunun ilkokul mezunu ya da ilkokuldan terk oldukları, annelerin yarıdan fazlasının ise hiç okula gitmedikleri dikkati çekiyor. Türkiye'de sokak çocuklarının sayısındaki hızlı artış özellikle büyük kentlerde kendini gösterirken, sokaklarda yaşayan ve madde bağımlısı çocuk sayısının en yüksek olduğu üç ilin İstanbul, Ankara ve Uşak olduğu araştırmalarda belirtiliyor.

Onlara yapılabilecek şeyler herhalde rehabilitasyon merkezlerinde uzmanlar tarafından yapılabilir. Kişisel çabalar sonuç getirmez. Önemli olan onları azaltmaktır. Böyle insanlar olmasın artık bu çağda. Bu çocuklar bu hale gelmesin. Getirenlere yönelik bir şeyler yapılsın.

Onlara çocukluklarını hediye etmek gerekiyor. Bu çocuklar da diğer yaşıtları gibi okula gitmeliler, oyun oynamalılar, evleri, dostları, aileleri olmalı. Bunu sağlayabilir ve onlara yardım edebiliriz ve de etmeliyiz. Bir toplum ancak bütün çocuklarının mutlu olduğu gün yarınlarına güvenle ve gülümseyerek bakabilir.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner72