Ülkemizde çözülmesi gereken birçok sorun var? En başta tabii ki ?terör' geliyor.  Daha sonra ise sağlık ve eğitim sorunu geliyor. Nedense eğitim sorunu; bırakın çözülmeyi her yıl yeni bir şekil verilerek arapsaçına döndürülüyor?
Milli Eğitim Bakanlığı hala müfredat programlarını, okutulacak kitapları, seçmeli dersleri tespit edemedi. Her yıl yeni bir karar alınıyor? Bu ülkede hiç milli eğitimden gerçekten anlayan insan yok mu? Neden gelişmiş ülkelere giderek bunların milli eğitim müfredatları nasıl yerleşmiş incelenmez mi?
Bırakın şu gurur meselesini. Yıllardır hep 'ben' ve ?biz' paranoyası bizi bu hallere getirdi. Kimse de kalkıp, ?yok Avrupa'nın şu sırasındayız, yok bilmem şu kadar yıl sonra dünyanın şu milletleri arasına gireceğiz' şeklinde konuşmasın. Kendi kendinizi kandırmayın ey yetkili ve etkili kişiler. Görünen köy, kılavuz istemiyor?
?Yapamıyoruz, anlamıyoruz, biz birbirimizi çekemiyoruz,  sen-ben kavgasından vazgeçemeyiz' deyip yapanı, anlayanı dinleyin? Bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıptır. ÖSS sınavları hala tam bir netlik kazanmadı. Bakalım önümüzdeki yıl ne olacak? Bunu Allah'tan başka kimse bilemez? Öğrenciler stres altında. Her kafadan ayrı ses çıkıyor. Kime inanılacağı, kimin doğru söylediği belli değil?
Beyler, kalkınma tabandan başlar. Tabanın betonu da sağlık ve eğitim sisteminin karışımından oluşur. O taban ne kadar güçlü olursa, onun üzerinde inşa edilecek diğer sektörler ( spor, kültür-sanat, müzik, ekonomi, turizm vs.) sağlıklı bir yapıda olur. İşte biz bu tabanı oluşturamadığımız için devamlı bir çabalama ve arayış içindeyiz?
Özetle söyleyecek olursak, günümüzde öğrenciler son derece bilgisiz ve cahil. Yani durum facia. Bu nedenle AB, 2013 ve sonraki 15 sene diye bizi 2032'lere gönderdi. Bir an önce doğru önlemler alınmalı ve bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyen, kısa vadeli çıkarlarını düşünen ve duyarsız kalan herkes sokakta bundan bir şekilde etkilenecek.
Maalesef Türkiye hala kendi ayakları üstünde durup kendi gücünü kullanmayı başaramıyor. Devamlı iç borç, dış borç hiç bitmiyor. Sağlığa ve eğitime gereken yatırımı ne yazık ki yapamıyoruz. Hamsinin toprakta yetiştiğini, İstanbul Boğazı'nın biraz derin olduğunu söyleyen lise öğrencileri var. Şimdi bu liseli ÖSS'yi nasıl kazansın?
Nemelazımcılık yapmayalım. Devlet bir an önce asli görevlerine dönmeli ve hantal yapısından kurtulmalı. Ülkemizde Milli Eğitim Bakanı değişim hızı ortalama 1.5 yıl. Her değişen kendi isteklerini uygulamaya koymak isterse sonuç ne olur?... Şimdiki gibi olur... Üniversitelere, liseden yetişmiş iyi öğrenci gelmiyor. Onun için üniversitelerde iyi eğitim yapılamıyor. Bizde, herkes kendi işi dışındaki işleri çok iyi biliyor... Sorunlar biliniyor ama, nedense çözüm bir türlü bulunamıyor. Böyle gelmiş, böyle gidiyor ve de gidecek gibi?

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.