Atıklar
doğru değerlendirilmiyor, deniz ulaşımı etkisiz, kültürel etkinlikler istenilen
düzeyde değil, sokak ve caddelerin çoğu yerde yürünemez halde olduğu, trafiğin
adeta arapsaçı olduğu bir İstanbul? İstanbul'un daha yaşanabilir hale gelmesi
için öncelikle ulaşımın raylı sistem ve deniz yolu ağırlıklı olacak şekilde
koordineli hale getirilmesi şart. Durakların, yolcuları tehlike altına
almayacak şekilde planlanması, kent içinde kalan arsa stokunun imar
değişiklikleri ile yatırımcıya fayda sağlayacağı değil, kentlilerin
yararlanabileceği yeşil alan olarak planlanması gerek.
Kentsel
dönüşüm çalışmalarında yaşayan halkın mağdur olmayacağı planlama çalışmalarının
yapılması. Deprem riskinin azaltılmasına yönelik çalışmaların yapılması, bunun
farkında olmayan halkın bilinçlendirilmesi ve afetlere yönelik planlamanın
öncelik halinde dikkate alınması, şehrin tarihi dokusunun korunması, otoyola
çevrilen yolların düzeltilmesi, şehrin araçlara değil yayalara teslim edilmesi,
toplu taşımın özendirilmesi, lüzumsuz alt geçit yapılmaması, trafik sorunları
yaratan alt geçitler yapılmaması. İstanbul'un kurtarılacak hali kalmadı, bari
bu rantın önüne geçilsin?
İstanbul'a
göç eden kişilerin çoğu gecekonduda yaşıyor. Özellikle de Anadolu yakasında,
Sultanbeyli, Maltepe, Kartal gibi ilçelerin kent merkezi dışındaki yerleşim
yerlerinde yaşayanlar? Burada yaşayanlar; halk dilinde ?taşı toprağı altın'
sözüne uyarak buraya gelmiş insanlar. Bu kişiler tabii ki ekonomik
sıkıntılardan dolayı gelmiş? Her yıl yaklaşık 250 bin kişi buna ekleniyor.
Köylerinden geleneklerini, ahlakî değerlerini beraberlerinde getiriyor.
Mahalleler Anadolu köyleri gibi işliyor..
Sokaklarda
her an karşınıza çıkacak bir tinerci? Veya sizden yardım dilenecek bir insan!
En tehlikelisi de tinerciler! İşte İstanbul'un şu andaki manzarası? 2010 Kültür
Başkenti'm benim? Daha çok şey söylenir ama...