Toplum olarak içinde bulunduğumuz çağa ayak uydurabilmemiz ve küreselleşen dünyada önemli bir yere sahip olabilmemiz için eğitim çok önemli unsurdur. Eğitimin kalitesinin yüksek olması demek, nitelikli işgücü ve dinamik bir toplum anlamına gelir. Böyle bir toplum içinde yer alan bireyler de, uygun koşullar sağlandığında ülkenin gelişimine katkıda bulunacaklardır.

Bu nedenledir ki, eğitimde yapı taşı görevini gören okullar, nitelikli insan yetiştirmede ve ülkenin refah düzeyinin artırılmasında hayati bir önem taşımaktadır. Sadece ülkemizde değil, diğer ülkelerdeki eğitim sistemlerinde de az ya da çok çeşitli sorunlar ortaya çıkabilir. Ancak, ülkedeki eğitim sistemi sorunları, toplumun diğer alanlarını da olumsuz yönde etkilemektedir ve bu sorunların giderilmesi için mutlaka gerekli tedbirler alınmalıdır.

Şüphesiz ki ülkemizin gelişmesi ve hak ettiğimiz yere gelebilmemiz için her şeyden önce, eğitim sistemimizdeki yanlışların düzeltilmesi; eksikliklerin giderilmesi gerekmektedir. Bunun için de sorunların nereden başladığını doğru tespit etmek önemlidir.

Ülkemizde, günümüz eğitim sisteminde, kalabalık sınıflardan, yurt içindeki okul sayısı, eğitimin niteliği ve atanmayı bekleyen yeni mezun öğretmenlerin sayısının bir hayli fazla olmasına rağmen okullarda yaşanan öğretmen sıkıntısına kadar birçok sorun bulunmakta. Bunların yanı sıra doğrudan öğretim süreciyle ilgili olan sorunlar da var.

Bu sorunların bazılarını, öğrencilere gereksiz bilgi aktarımı çabası ya da tam tersi eksik bilgi verilmesi, bilginin etkili bir biçimde aktarılamaması, bilginin kalıcı ve anlamlı olmaması, öğretim programlarının yoğun olması, öğrenme ortamlarının niteliğinin yetersizliği, kaynak, materyal, araç-gereç yetersizliği, öğretmenlerden, öğrencilerden, çevreden kaynaklanan sorunlar ve doğru yöntemlerin kullanılamaması olarak sıralamak mümkündür.

Tüm bu sorunları sırayla özetlemek gerekirse, eğitim sistemimizin önündeki en büyük engellerden biri her seçim sonrasında iktidara gelenlerin öncelikle Milli Eğitimin yönetici kadrosunu hedef alması. Okullardaki bu yönetici değişimleri eğitim sistemimizi olumsuz yönde etkilemekte.

Eğitim politikaları günden güne değişmezse ve değiştirilmemesi yönünde gerekli tedbirler alınırsa, hedeflere ulaşmak mümkündür. Ancak, bizim eğitim sistemimiz, sürekli değişen eğitim politikaları nedeniyle ulaşılmak istenen amaçlardan giderek uzaklaşmaktadır. Yapılaması hedeflenen değişiklikler ve yeni uygulamalarda süreklilik sağlanamadığı için başarılı sonuçlar alınamamakta.

Bütün bu sorunların üstesinden gelebilmek için öncelikle eğitimin sistem yaklaşımı anlayışı içinde ele alınması gerekmektedir. Öğrenci, öğretmen, okul, yönetici, veli ve öğretim programları bütünü oluşturan parçalardır ve bu parçalar arasında sağlanacak uyum eğitimi daha nitelikli bir hale getirecektir.

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.