Beklenen olası ?İstanbul depremi' için uzmanlar ve
yetkililer, peşpeşe açıklamalar yapıp duruyor. TBMM Deprem Araştırma Komisyonu
Başkanı Ak Parti İstanbul Milletvekili İdris Güllüce, Japonlar'ın İstanbul için
hazırladığı deprem raporunun uykularını kaçırdığını söylüyor.
İnsanın uykusunu kaçıran rapora göre; İstanbul'daki eski
binaların neredeyse tamamı yerle bir olacakmış. İdris Güllüce'nin de dediği
gibi, ?raporu okuyunca insanın kimyası bozuluyor.' Olası depremden 22 gün sonra
enkaz altındaki cesetlere ulaşılacak mahalleler var.
İstanbul'da 2 milyonun üzerinde bina var. Çoğu
çarpık-çurpuk.. Eski binalar sorunlu. Bunların depreme hazır hale getirilmesi
şart. Köprü, okul, yol, kamu kurum ve kuruluşlarına ait binalar, özel mülklere
göre daha kolay depreme hazır hale getirilebiliniyor.
Kaçak yapılaşmanın olduğu bölgelerde binaların zeminleri
sağlam değil. İstanbul'a göçen aileler, önce başlarını sokabileceği,
barınabileceği tek katlı evler yapmış. Yapılan bu evler, dededen, babadan kalma
yöntemlerle inşa edilmiş.
Binanın ayağı yok. Sadece beton dökülerek yapılan binalara
yıllar içinde 2, 3, 4, 5 ve hata altıncı katları çıkmış. Yapılan her kat bir
değer kattan daha lüks olmuş. Oysa binanın zemini çürük, ayakları yok. Olası bir
depremde on binlerce olan bu binaların ne olacağı ortada.
Bakıyorsunuz; koca koca alanlar imara açılmış ve 6 kat izni
verilmiş. Ama 12 kat yapılmış. Şimdi bu binalar ne olacak? Kaçak olan hangi
katla yıkılacak. Hadi tamamını yıktınız diyelim. Bu işin maliyeti nasıl
karşılanacak? Onbinlerce bina değil, adeta mezar?..
Japonlar, "Bu sorunların tamamını çözeriz" demişler fakat
çok büyük paralar istemişler. Haksız da sayılmazlar hani.. Çünkü onların
ülkesinde çarpık kentleşme, kaçak yapılaşma, alt yapı gibi gelişmiş dünya
ülkeleri standartlarına aykırı sorunlar yok.
Raporu hazırlarken biraz kendi ülkelerinin koşullarını
hesaba katarak hazırlamışlar. Oysa burası Türkiye ve Avrupa Kültür Başkenti
İstanbul. Bina üstüne binası, araç üstüne aracı var... Ya...
