6292 sayılı 2/B Kanunu çıktığı günden buyana 2/b mağdurunun büyük bir kesimi diken üstünde oturuyor. Çünkü vatandaşın belirlenen rayiç değerleri ödeyecek parası yok. Para ödeyerek satın aldığı veya atasından kalan arazisini; ya satacak veya kat karşılığı verecek. Başka türlü bu bedelleri ödemek mümkün gözükmüyor. Yüksek yoğunlukta konut imarı olan bölgelerde bir şekilde arsalar satılabiliyor veya kat karşılığı verilebiliyor. Düşük yoğunlukta imarı olan bölgelerde ve hiç imar planı olmayan bölgelerde ise durum içler acısı.

Bu duruma rağmen Beykoz Belediyesi; Kanunda belirtilen süre içinde, Proje alanı olarak 2/B alanlarının büyük çoğunluğunu talep etti ve hazineden vergi değeri üzerinden aldı. Bu bölgeleri planlayarak vatandaşa düşük bedeller üzerinden satışa hazırlanıyor. Beykozlu 2/b mağduru, sevinçli ve şaşkın!Komşu ilçelerdeki rakamlar ile Beykoz’daki rayiç değerler arasında 4-5 kat fark var. Bu durumu Beykoz dışında ki 2/b mağduruna anlatmak çok zor. Vatandaş soruyor; aynı özelliklere sahip iki ayrı arsa Beykoz da metre karesi 100tl. iken, diğer ilçelerde nasıl oluyor da  500tl. olabiliyor. Gel de anlat! Bazı siyasiler yazılarımızı arşivlemek yerine okusalardı her yer Beykoz olabilirdi!

6292 sayılı kanunda var olan bir hakkı, risk alarak kullanan ve vatandaşını rahatlatan Belediye Başkanını ve yönetimini gönülden kutluyorum. Sorumlu Belediyecilik işte bu, yerel yönetim, yerinden yönetim bu. Sokakta vatandaşı ile her an beraber olan, seçimi kaybetse dahi ilçenin bir parçası olarak kalacak olmak, işte bu. Beykoz’da;  2/b konusunda entelektüel birikimi olan, aklı başında, çözüm arayışı içindeki birikimli insan sayısı da az değil. Bu insanların katkıları da küçümsenemez. Yanlış bilgilerle karartma yapan dalkavuklar olmayınca, sorunun çözülebildiğinin bir örneğidir Beykoz… 

Bir de rayiç değerlerin yüksek oluşunu, başkalarının üzerine atarak bu konudan sıvışanlar var. Birçok siyasi, rayiç bedeli belirleyen milli emlak memurlarını suçluyor. Fiyat belirlemek onların işi, onlar yüksek belirledi diyor. Bazıları ise emlakçıları suçluyor, fiyat belirleyen memurları etkileri altına alıp rakamları beklentinin on kat üzerinde çıkmasına neden olundu deniyor. Bazı cahil vatandaşımızda bunlara inanıyor. Bu yalanlar toplumda kin ve nefret tohumu atmaktan başka işe yaramıyor. Bu büyük bir dangalaklıktır, aymazlıktır arkadaşlar. Kanunda rayiç değer nasıl belirlenir belli, memur burada ayrımcılık yaparsa, yanlış yaparsa, ağır ceza mahkemesinde yargılanır. Bu işin profesyoneli olan Milli Emlak Denetmenlerini hiçbir Emlakçı etkileyemez. Bu bir hedef saptırmadır. Rayiç değerlere memurun ve emlakçının etkisi %5’i geçmez, geçemez.

Burada rakamların yüksekliğinden sorumlu tek kurum Türkiye Büyük Millet Meclisi ve İlçe Belediyeleridir. Kanunu yapan Meclis, Proje alanı olarak talep etmeyen ise Belediyelerdir.“Aklın yolu birdir”

Not: Maliye Bakanı; Doğrudan satış için müracaat etmeyen 2/b hak sahipleri için ek süre verileceğini açıkladı. Bu kanuni düzenleme yapılırken tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde ödeme yapamayanlara da bir hak verilmelidir.2/b sosyolojik bir sorundur görmezden gelinemez…

18/02/2014

İsa Demir-Emlak Müşaviri

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.