Kolay sinirlenir misiniz?

Olaylar karşısında tepkinizin dozunu belirleyen nedir?

Durumlara sadece kendi gözünüzden bakmayı mı tercih edersiniz?

Son zamanlarda, hatta son yıllarda ben merkezciliğin arttığını düşünenlerdenim.

Çokça yakınıyoruz, çokça itiraz ediyoruz, çoğunlukla anlaşılamadığımızı düşündüğümüz anlarda yaşıyoruz.

Sanırım biraz anlaşılabilmek için anlaşmayı unutabiliyoruz.

O yüzden yukarıdaki soruları sordum.

Aynadaki sen sana ne söyledi?

Her zaman güne iyi başlamıyoruz, ya da her zaman bize karşı iyi davranışlar sergilenmiyor ancak belki kendimizden başlarsak sebepleri sorgulamaya sonuçları değiştirme şansımız da olabilir.

O yüzden iyi ilişkilerin empatiyle yolunun kesiştiğini düşünüyorum.

Gerçekten empati kurduğumuzda bir şeylerin değişmeye başladığını görebiliyoruz.

Ama temel kural atlamazsak: Empati kurmuş gibi yapmazsak.

Cümlelerimizi değiştirmek ve bakış açımızı genişletmek gerek...

Banane canım, önce o beni anlasın!

Empati kendimizi karşımızdakinin yerine koyup duygularını anlamak değil mi? Anladım ya işte!

Kim beni anlıyor ki ben de onu anlayayım!

Görüş açımıza yukarıdaki cümleleri aldığımızda empatinin tanımını biliyor ancak uygulamıyoruz diyebiliriz.

Elbette kendimizi karşımızdakinin yerine koyduğumuzda ona hak vermek zorunda değiliz.

Ancak davranışlarımızı kontrol altına alarak karşılıklı diyalogu geliştirebiliriz.

Bir diğer önemli konu davranışlarımızı karşımızdakinin değil bizim belirlediğimizdir.

Hoşumuza gitmeyen bir cümle duyduğumuzda aynı sertlikte yanıt vermenin kendimizi iyi hissettirdiğini düşünsek de bazen karşımızdaki insana hatasını daha yapıcı bir üslupla söyleyerek farkındalık yaratmayı da tercih edebiliriz.

Sonucunun iyi olmadığını düşündüğümüz olaylarda "ama sen böyle yaptığından" ya da "böyle olsaydı ben de böyle yapardım" cümleleri dilimize gelmeden içten içe acaba ne yapsaydım daha olumlu bir sonuç elde edebilirdim?" diyerek elde ettiğimiz sonuçların akıbetlerini değiştirebiliriz.

Ama önce o beni anlasın demek yerine ilk adımı atan olup, insanlarda olumlu izlenimler bırakıp yapıcı taraf biz olabiliriz.

Karşımızdaki insanların hassas olduğu konuları görüp çevremize karşı daha duyarlı yaklaşabiliriz.

Kısacası hayat koşuşturması sürerken daha doğru adımlar atmak için zaman zaman aynadaki kendimizle ufak bir sohbet etmek bize bizden yeni bir şeyler anlatacak ve kendimizi değerlendirme fırsatı sunacak.

Sınırlarımızı sinirlerimize göre değil, düşüncelerimize göre şekillendirdiğimizde bize bizden artı bir özellik daha gelecek.

Soru sormaya kendimizden başladığımızda ise bir şeyler daha kolay değişecek.

İçsel değişimin bizleri geliştirdiği ve gülümsettiği mutlu haftalar dilerim.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.