Alkol kullanımı ile ilgili sorunların her geçen gün artması
bu kullanımla ilişkili bozuklukların tedavisinin de daha sistematik olarak
yapılmasının gerekliliğini doğurmuştur. İnsanlık tarihi kadar eski olan alkol
kullanımı çağlar boyunca değişik bakış açıları ile ele alınmıştır.
***
Alkol kullanımı ve sonuçlarının; kullanan yanında aile ve
toplumu da psikolojik, sosyal, ekonomik açılardan önemli boyutlarda etkilemesi
sorunu ?biyopsikososyal' bir model içinde ele alma gereği doğurmuştur.
***
Ülkemizde ise 1980'lerin başında devlet sektörü yeni yeni bu
organizasyonları kurmaya başlamıştır. İlk ?alkol tedavi klinikleri' üniversite
bünyelerinde kurulmuş ve bunu 1983 yılında Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları
Hastanesi bünyesinde kurulan AMATEM izlemiştir.
***
Alkol alışkanlığının bir hastalık olarak kabul edilmesi eski
çağlara dayanmaktadır. Günde 1-2 kadeh içki almanın kalp hastalığı riskini
azaltabileceğine işaret eden bilimsel araştırmalar bulunmasına rağmen bazıları
için alkol kullanımı kontrol edilemeyen bir saplantıya dönüşür.
***
Alkolü az miktarda, problemsiz olarak kullanan pek çok insan
olduğu gibi bu nedenle zaman zaman başı derde giren kişiler ve yelpazenin en
ucunda alkolsüz yaşayamaz hale gelen, bu yüzden hayatı felç olmuş insanlar
vardır.
***
Alkol; beyin, sinir sistemi, mide, sindirim sistemi,
karaciğer, kemik iliği gibi hayati merkezler başta olmak üzere bütün vücudu
etkiler. Etkinin şiddeti alınan alkolün miktarına ve sıklığına göre değişir.
Alkolün neden olduğu toplumsal, ruhsal, adli vb kötü sonuçlar bir hayli
fazladır.
***
Alkol kullanımının tıbbi olarak kabul edilen normal sınırı
günde erkekler için 2, kadınlar için 1 içkidir. Birim olarak 1 içki, bir kutu
ya da şişe biraya, bir bardak şaraba ya da 45 ml' lik bir ?tek' sert içkiye
(votka, viski vb) eşittir. Bu şekilde hesaplandığında alınan içkinin türünün
hiç bir önemi yoktur. Yani üç bira içmekle üç duble votka içmek ayni miktarda
alkol alınmasını sağlar ve etkisi aynıdır.
***
Toplum, alkol kullanımını kontrol edemeyen kişilerin ruhen
zayıf hatta dengesiz olduğunu düşünür. Birçok alkolik de kendisini böyle görür.
Ancak alkolizmin bir hastalık olarak görülmesinden asıl kasıt kişinin alkol
karşısında iradesini ve seçim yapma gücünü kaybetmesidir.
***
Alkol karşısında güçsüzlüğünü kabul etme ve bu konuda yardım
arama iyiye doğru değişimin ilk adımıdır. Milyonlarca insan bu ilk adımla
başlanan yolda alkolün sosyal hayatlarına verdiği zararların üstesinden
gelmiştir.