İstanbul gibi California’da da uzun yıllardır beklenen büyük deprem tehlikesi yeniden canlandı. ABD, geçtiğimiz günlerdeki depremle erken uyarı sistemini de ilk kez kapsamlı bir şekilde test etmiş oldu. Berkeley Üniversitesi tarafından geliştirilen erken uyarı sistemi depremi 10 saniye önceden haber verdi. Can kaybı olmadı…
Buna rağmen bölgede depremin 1 milyar dolarlık ekonomik zarara sebep olduğu açıklandı. Sadece 3 kişinin ağır yaralı olması, yalnızca 16 binanın oturulamaz hale gelmesi ve can kaybı yaşanmaması ise ABD’nin depreme ne kadar hazırlıklı olduğunun bir başka kanıtı oldu.
ABD’de yaşananlar aslında Türkiye ve İstanbul için de önemli bir örnek teşkil ediyor. Büyük bir depremin beklendiği California’daki San Andreas Fayı ile Kuzey Anadolu Fayı birbirine ikiz kardeş kadar benziyor. Deprem sırasında neler yapacağımızı acaba biliyor muyuz?
Örnekleme gerekirse, depreme ofiste yakalandınız. Ne yapacağınızı biliyor musunuz? Yapılan araştırmada çalışanların yüzde 72’si işyerinin depreme dayanıklı olmadığını düşünüyor. Çalışanlar deprem anında ne yapacağını bilmiyor. Şirketlerin çok azı çalışanlarını bilgilendiriyor.
Türkiye bir deprem ülkesi. 17 Ağustos 1999’da yüzyılın en büyük felaketini yaşadık. Peki depreme ne kadar hazırlıklıyız. Kızılay’ın depolarında kenarda bekleyen çadırlar, kan, deprem alet edevatları var mı?
Yani deprem anında ve depremden hemen sonra yaraların sarılması için gerekli olan ekipmanlarımız var mı? Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyeleri, kaymakamlıklar, valilik bu konuda ne kadar hazırlıklı? Yetkililer bu konuda net bilgi vermeli. Ki, ne kadar hazırlıklı olduğumuzu biz de bilelim.
Depremlerde bilgi en önemli faktör. Deprem sırasında, mümkün mertebe hata yapmamak, soğukkanlı olmak gerekiyor.
17 Ağustos 1999 depreminin üzerinden 15 yıl geçti, buna rağmen fizibilite çalışmalarını konuşuyorsak, eksikliklerimiz halen varsa deprem konusundaki çalışmalarda yeterince başarılı olmadığımız anlamına geliyor. Deprem ülkesiyiz. İstanbul deprem kenti... Bu konuda ne olursa olsun bizim birinci önceliğimiz deprem konusunda sürekli olarak hazırlıklı olmak.
Peru'nun güneyini sarsan 6,9 şiddetindeki depremde de can kaybının yaşanmadığı belirtildi. Merkez üssü başkent Lima'nın güneydoğusundaki Ayacucho bölgesi olan depremin paniğe yol açtığı kaydedildi. Allah korusun bu şiddetteki bir İstanbul depreminin ne gibi felakete yol açabileceğini düşünmek bile istemiyoruz. Ama gerçekler acıdır… Devleti yönetenler, siyasi erk, yerel yönetimler, medya, üniversite, sivil toplum kuruluşları, meslek odaları, güvenlik güçleri, deprem uzmanları ve halkımız depremler konusunda bilinçli olmalıyız...
