Ülkemizde belirgin bir işsizlik hüküm sürüyor… Her kesimden 3 milyon 356 bin işsiz. Bu, Haziran ayında açıklanan resmi rakam. Oysa umudu olmadığı için iş aramayan ve sırf bu yüzden işsiz sayılmayanlar dahil edildiğinde işsiz sayısı 5.5 milyonu aşıyor. Nüfus devamlı artıyor. İş arayanların sayısı devamlı artıyor. Eğer ekonomide iş imkanı artmaz ise işsizlik sayısı hızla artacak. Ekonominin yavaşlaması, iş arayanların sayısının azalmasını sağlayamıyor. Geçen yıla göre değişenler başka olgular da var. Örneğin genç işsizlik. Genç nüfusta (15-24 yaş) işsizlik oranı 1.2 puanlık artış gösterdi. Oran yüzde 20.6’ya ulaştı. Her 5 gençten biri işsiz. Bir de devletin işsiz saymadığı, dikkate almadığı gençler var. Nüfusun yıllar itibarıyla yaşlandığı ve artan yaşın arttığı da dikkate alındığında, genç işsizlik sorununun boyutu daha da önem kazanıyor.

Ne eğitimdeler, ne işteler, ne de askerdeler. ‘Aylak gençler’ denilip işsiz sayılmayan bu gençlerin sayısı da arttı. Öyle az buz değiller. Aylak gençlerin oranı yüzde 24. Her dört gençten biri de aylak. Genç işsizlik gerçeği ile birlikte düşünüldüğünde büyük bir kayıp nesil çıkıyor ortaya.

Diğer taraftan işsiz sayısındaki artışa rağmen... TÜİK’in açıkladığı rakamlara bakılınca... Hükümetin kendine pay çıkaracağı... Odalar ve Borsalar Birliği temsilcisi sermayedarların ‘Rekor istihdam yarattık’ diye övünebileceği... Büyük bir istihdam artışı da görülüyor… Bir yandan işsizlik artarken bir yandan da istihdam mı artmış yani! Bu olabiliyor. Hızlı artan genç nüfus dolayısıyla her yıl yüz binlerce genç 15 yaşını doldurup çalışma yaşına geliyor. Yoksulluk arttıkça dün iş talep etmeyen kadınların bir kısmı iş talep ediyor. İşte bu yeni iş talebinin tümüne iş yaratılamayınca işsizlik artıyor.

Geçen yılın Haziran ayından bu yılın Hazirana kadar geçen bir yıllık sürede ise 1 milyon 52 bin kişiye iş verildi. İş bulmaktan umudunu kestiği için iş aramayanlar işsiz sayılmıyor. Bunların sayısı da 2 milyon 500 bin. Bu durumda işsiz sayısı gerçekte 5 milyon 500 bini geçiyor. İşsizliğin ne kadar arttığının en önemli göstergesi kahvehaneler. Hafta içi işsizlerle dolup taşan kahvehaneler, ülkede işsizliğin ne boyutlara geldiğinin ispatı. Evde iyice bunalıma girmemek için kahvehanelere koşanlar, vakitlerinin tamamını buralarda geçiriyorlar. Kimisi eş dost vasıtasıyla "uzaktan" iş arıyor, kimisi de "iş yok ki, nerede arayacağız, bütün kapılar yüzümüze kapanıyor" diyor. Kahvehanelerdeki hakim hava ise umutsuzluk. Tek umutları altılı ganyan…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.