İstanbul Sanayi Odası (İSO) Koç’tan Sabancı’ya kadar Türkiye’nin en büyük sanayi işletmelerinin de aralarında yer aldığı, 20 bin üyeli bir meslek örgütü. Bu üyeler Türkiye sanayi sektöründe üretimin yüzde 37’sini, istihdamın yüzde 31.9’unu oluşturuyor.
İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, dün gazetecilerle online bir toplantı gerçekleştirdi ve koronavirüs salgını sürecinin üyelerine etkilerini ve geleceğe ilişkin öngörülerini açıkladı.
Sanayicinin üretimi özlediğini ancak mayıs ayında bayram ve tatil gününün fazla olduğu için sanayide çarkların haziranda dönmeye başlayacağını belirten Bahçıvan, normalleşmenin ise ancak yurtdışından gelecek siparişler ile iç piyasada perakendenin seyrine bağlı olacağını açıkladı.
SERTİFİKASYON GÜNDEMDE
Firmaların hangi sağlık önlemleri ile çalışacağına ilişkin çalışma yaptıklarını da aktaran Bahçıvan, bir sertifikasyonun gündeme gelebileceğine işaret etti. Tüm sektörler, kendi çalışma şartlarına göre korona ile birlikte nasıl güvenli çalışma ortamı sağlayabilir bunun çalışmalarına başlayacağız” dedi.
Bu arada sektörleri nelerin beklediği konusunda da bir çalışma içinde olduklarını ekleyen Bahçıvan, “Bu hafta içinde bir danışman firmayla birlikte üyeleri ve sektörlerini nelerin beklediğini belirleyecek bir çalışma başlattık. Haziran ortalarına kadar bununla ilgili bir sonuç ortaya çıkmış olacak” dedi.
39 TL AZ AMA
İSO üyelerinin ağırlıklı olarak kısa çalışma ödeneğini mi yoksa ücretsiz izin fırsatını mı kullandığı ve ücretsiz izinde çalışana uygulanan 39 TL konusunda görüşlerine ilişkin soruyu ise Bahçıvan şöyle yanıtladı:
“Üyelerimizin yüzde 60-65’i kısa çalışma ödeneğine başvurdu. İstihdamın korunması meselesi de oldukça önemli bir mesele. İstanbul sanayicisi bu konuyu kesinlikle fırsat olarak kullanmadı. Batı’da olduğu gibi işten çıkarma furyası sanayi adına şu anda yok. Bu insanlar kolay yetişmiyor. Günlük 39 TL ile yaşamak zor ama en azından İşini koruyor olmak önemli” dedi.
Türkiye’nin sağlık alanında yarattığı olumlu bir intiba olduğunu söyleyen Bahçıvan, “Bunun bir şekilde kaymağını diğer alanlarda da yemeliyiz” dedi. Dünyada yurtdışındaki tedarikçilerde Çin antipatisi oluştuğunu da anlatan Bahçıvan, “Şu an bize alternatif gözükmüyor. Ancak tabii ki bu durumu uzun vadede fırsata çevirebiliriz” dedi.
ÖZEL BANKALAR NİHAYET TOPA GİRDİ
Erdal Bahçıvan, Kredi Garanti Fonu kaynaklı kredilerin kamu bankaları eliyle firmalara destek sağladığını, özel bankaların da son 10 gündür topa girdiğini belirtti. Bahçıvan’dan bazı başlıklar şöyle:
İSO’nun imalat sanayiinin önemli göstergesi olan PMI endeksi aslında tüm dünyada da aynı oranda geriliyor.
Borçluluk önemli sorun ama bu dönemde firmalar için borçluluk düzeyinin biraz daha tolore edilebilir bir konu olduğunu düşünüyorum. Bunda faizlerin düşüklüğü ve bankaların gösterdiği hassasiyetin etkisi var.
Dünyada para basıldı, büyük bir kaynak var. Bu kaynakların Türkiye’ye yöneleceğini düşünüyorum. Türkiye’ye yatırım yapmak isteyenlerin şirketlerle görüşmeleri bu ortamda bile sürüyor.
Yaşanan gelişmelerle birlikte enflasyon yönünde olumlu bir aşağı dönüş olacağını düşünüyoruz.
Merkez Bankası’nın süreci doğru analiz ettiğine inancımızda eksiklik yok. Politikalarında sanayiye yönelik son dönemde pozitif farklılık var.
Tarımın önemi artacak. İstanbul’dan hatırı sayılır bir göç olacağını düşünüyorum.
Sanayinin başarılı firmalarının belirlendiği İSO 500 Listesi’nin bu sene malum sebeplerden dolayı geç açıklanacağını dile getiren Bahçıvan, “Bu sene İSO 500 Listesi’nin temmuzun 10’u ya da 15’i gibi açıklayacağız” dedi.