Doğal Afetler ve Yoksullukla Mücadele Eğitim Derneği (DAYMED 2011) Başkanı Ömer Tabak, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin yıldönümünde gazetemize konuştu: “İstanbul‘da yapısal olarak da bilgi olarak da depreme hazırlık ancak yüzde 10 seviyesinde. İnsanlar öncelikle bu konuda eğitilmeli. Dernek olarak deprem toplanma alanlarının zorunlu hale getirilmesi ile ilgili hükümete kanun teklifi verme hazırlığındayız…”
17 Ağustos 1999 büyük Marmara Depreminin yıldönümündeyiz. Bu önemli ve unutulmaması gereken konuyu Doğal Afetler ve Yoksullukla Mücadele Eğitim Derneği (DAYMED 2011) Başkanı Ömer Tabak ile konuştuk. Başkan Ömer Tabak, “17 Ağustos 1999 büyük Marmara Depreminin yıldönümündeyiz. Aynı zamanda da derneğimizin yıl dönümü. Bu vesile ile depremde hayatını kaybedenlere Allahtan rağmen diliyorum. Son zamanlarda depremler yine gündemde. Ege’deki depremler gündemi yine bu yöne çekmesini sağladı. Ancak deprem sürekli hatırlanmalı ve unutulmamı” dedi.
DAYMED 2011 Dernek Başkanı Ömer Tabak’ın konuşmasından satır başları şöyle:
“DERNEK OLARAK 2500 KİŞİYE KATILIM BELGESİ VERDİK”
“Biz de dernek olarak deprem gerçeğini her zaman hatırlatmaya çalışıyoruz. İnsanlara afet bilincini aşılamaya çalışıyor ve bu yönde eğitimler veriyoruz. Bizim için afet, ‘Babanın evladını tanımadığı andır’. Ancak vatandaşımız bu işin bu kadar ciddi olduğunun henüz farkında değil. Ancak insanlarımızın bu eğitimlere katılımları noktasında zorluk çekiyoruz. Bu noktada destek bekliyoruz. Dernek olarak eğitim programlarına katılım belgesi verdiğimiz kişi sayısı yaklaşık 2500’e ulaştı. Bu sayınının artması için çalışıyoruz.
“İSTANBUL’UN YÜZDE 10’U BİLE DEPREME HAZIR DEĞİL”
İstanbul’un yüzde 10’u bile depreme hazır değil. Yapısal olarak da, bilgi olarak da hazır değil. Biraz tevekküle bırakılmış bir durum var. Ancak bir nokta çök önemli: Binalar yıkılsa bile insanların kendini kurtarma durumu var. O kişi kendisi ile ilgili tedbirler alırsa başkasını da kurtarır.
“TOPLANMA ALANLARI İMARA AÇILMIŞ, BU RİSKLİ”
Bir diğer önemli konu deprem toplanma alanlarının yetersizliği. İstanbul’daki bu alanların neredeyse tamamına yakını imara açılmış durumda. Benim bildiğim sadece Gülhane Parkı’nda örnek bir toplanma alanı var, oranın da son durumunu görmek lazım. Yine sadece depremde gerekli olacak helikopter pisti de İstanbul’da sadece 2 tane var. Bu pistlerin her ilçede olması gerekiyor. Yine belli bölgelerde portatif sahra hastanelerinin olması gerekir. Toplanma alanlarının fiziki ve coğrafi olarak afet riskinin olmadığı alanlarda olması gerekiyor.
“AVM TOPLANMA ALANI OLUR MU?
Kağıt üstünde toplanma alanları var ama bu alanlar aslına uygun mudur o da bir muamma. Mesela Ümraniye’de gösterilen toplanma alanlarından sadece Beşiktaş tesisinin olduğu alan uygun. Meydan AVM, toplanma alanı olarak gösterilmiş. Deprem anında otoparkta araç varsa araçlar bir anda nasıl çıkartılacak oradan? 5 bölgeye ayrılmış Ümraniye’de 1. Bölgede toplanma alanı gösterilmemiş.
“AFETLERLE İLGİLİ BAŞLI BAŞINA BİR BAKANLIK OLMALI”
Biz dernek olarak hükümete bu konuda kanun teklifi verme hazırlığı içerisindeyiz. Teklifin içeriği toplanma alanlarının zorunlu hale getirilmesi. Kentsel dönüşüm ve yeni yönetmeliklerle birlikte bu uygulanabilir bir durum. Engelli ve yaşlı vatandaşlarımız için de devletimizin tedbir alması gerekiyor. Kısacası Türkiye, depreme henüz hazırlıklı değil. Allah korusun İstanbul’daki 7 şiddetindeki bir depremde korkunç bir tablo ortaya çıkar. Bu nedenle her an teyakkuzda olmalıyız. Ülkemizde afetlerle ilgili başlıbaşına bir bakanlık kurulmalı.”