“1 . Türkiye Çocuk ve Medya Kongresi”nin tanıtım toplantısında konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, “Kendi içine kapanık, sosyalleşmemiş gençler arzu etmiyoruz” dedi.
Başbakanlık Basın-Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü, Çocuk Vakfı ve Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) işbirliğiyle 14-15 Kasım 2013 tarihlerinde İstanbul'da gerçekleştirilecek olan kongrenin tanıtımtoplantısı Başbakanlık Dolmabahçe Ofisi’nde gerçekleştirildi. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, toplantı öncesi medya yöneticileriyle kahvaltıda bir araya geldi. Ardından yapılan tanıtım toplantısında ise Arınç, çocukların görüş ve önerilerini dinledi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, çocukların özellikle görsel medyayla çok yakından ilgili olduklarını, eleştirilerini veya önerilerini daha çok televizyonlar üzerinden yaptıklarını ifade ederek, “Oysa medya bir bütündür ve büyük bir sektördür Bu sektörde yazılı medya da çok önemli, görsel medya da, sosyal medya da. Bunların hepsini içine alacak sorularımızı, tekliflerimizi, önerilerimizi sunacak bir kongre hazırlığı içerisindeyiz. Şüphesiz görsellik hepimizi cezbediyor. Bu cazip, sihirli kutu içerisinde herkes bir şeyler bulmak istiyor. Ona karşı ilgisi çok daha yoğun. Dolayısıyla televizyonlar belki hepimizin dünyasında çok fazla yer tutan bir unsur olması itibariyle daha çok gündeme gelmiş olmalı” dedi.
Herkesin dünyasında çocuğun çok önemli, ayrı ve özel bir yeri olduğunu anlatan Arınç, “Dolayısıyla onların en iyi şekilde yetişmesi, nitelikli bir eğitim alması, ruh dünyalarında, kendi gözlerinde dünyayı çok güzel,barış içerisinde yorumlaması, iyi arkadaşlıklar, dostluklar kurması ve geleceğe yatırım yapması hepimizin dikkatini çok daha fazla çekiyor” diye konuştu.
Arınç, popüler kültür ve sosyal medyanın bir gerçek olduğunu ifade ederek, “Şüphesiz televizyonlara gözümüzü kapatmak mümkün değil, doğru da değil esasında. Elbette gazeteler, dergiler, mecmualar da okunacak. Bunlardan alacağımız çok olumlu şeyler olduğuna da inanıyoruz. Kendi içine kapanık, sosyalleşmemiş gençler arzu etmiyoruz. Hepsi bugün olduğu gibi çok cevval, çok hareketli, çok akıllı, çok zeki ve kabiliyetli, dünyayı tanımaya yelken geçmiş gençlerimiz ve çocuklarımız var. Onları elbette gözbebeğimiz gibi korumalıyız, onlar için her şeyi yapmalıyız” dedi.