CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin, “Sayın Gül, Danıştay toplantısından sonra tarafsızlığını büyük ölçüde yitirdiğini ortaya koydu. Bizim gündemimizde Sayın Gül yok” dedi.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin MÜSİAD’ın ardından Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu'nu (TUSKON) ziyaret etti. TUSKON Yönetim Kurulu Başkanı Başkanı Rızanur Meral tarafından kapıda karşılanan Kılıçdaroğlu, ziyaretin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. “CHP’nin aday ismi ne zaman netleşir, bir tarih verebiliyor musunuz?” sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, “Tarih vermek bugünden mümkün değil. Daha görüşmelerimiz devam ediyor. Ama en kısa sürede açıklayacağız değerli arkadaşlar” dedi.
“DEĞİŞİK İSİMLER VAR”
Şu ana kadar gündeme gelen bir isim olup olmadığının sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, “Hayır, isim üzerinde herhangi bir yorum yapılmadı. Değişik isimler var, onları da önümüzdeki günlerde değerlendireceğiz” yanıtını verdi.
Bir basın mensubunun Bahçeli’nin, Cumhurbaşkanı Gül’e ‘çatı aday’ teklifi yaptığı iddialarını hatırlatarak, “CHP Gül’e nasıl bakıyor?” sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, “Sayın Bahçeli bu konuda böyle bir düşüncesinin olmadığını, böyle bir konuşmasının olmadığını ifade etti. Dolayısı ile yorum yapma söz konusu değil. Ayrıca Sayın Gül, Danıştay toplantısından sonra tarafsızlığını büyük ölçüde yitirdiğini ortaya koydu. Bizim gündemimizde Sayın Gül yok” şeklinde cevap verdi.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Gezi olaylarının yıldönümü yaklaşıyor. Vali Taksim’e izin verilmeyeceği yönünde açıklama yaptı. Görüşleriniz nedir bu konuda?” sorusu üzerine ise vatandaşlara “şiddetten uzak durun” çağrısında bulundu. Kılıçdaroğlu, “Hükümet bu konuda provokasyonlar yapabilir. Şiddetten besleniyor. Eli silahlı insanları gösteriyor, eli silahlı insanların kim olduğunu sordum herhangi bir yanıt şu ana kadar almadım. Taksim Meydanı’nda TOMA’lara molotofkokteyli polisleri gördük, yüzü peçeli. Acaba o eli silahlı olanlar da mı öyle? Biz, toplumun huzuru için, bu ülkenin huzuru için hiç kimsenin eline silah almamasını isteriz. Eğer biri eline silah alıyorsa, toplumun huzurunu bozuyorsa onu ortaya çıkaracak olan da siyasal iktidardır. Şikayet yapmak, ben şikayetçiyim desek çözüm değil. Gereğini yapacaksınız. Taksim’de insanlar Gezi eylemleri yapılacaksa, insanlar Gezi’yi anacaksa barış içinde anabilirler. Anayasa’da hüküm var. Toplantı ve gösteri yapma özgürlüğü var. Eğer hukuk devleti ise burası, insanların özgürce eylem yapmasına izin vereceksiniz. Eylemde ne yapacaklar; bir türkü söyleyecekler, şarkı söyleyecekler, rahatlıkla, kol kola oyun oynayacaklar. Bunu yapacaklar. Ama siz şiddet uygularsanız, şiddet şiddeti doğurur. Bütün ülkelerde demokrasi nasılsa bizim ülkemizde de öyle olsun istiyoruz. Yani insanlara yasak getirmek doğru değil. 21. yüzyıldayız. Yasaklarla nereye varacağız. 12 Eylül’de yasak vardı, 12 Mart’ta yasak vardı, şimdi yasaklar var” diye konuştu.
“BIRAKIN GİTSİNLER, ŞARKI SÖYLESİNLER, TÜRKÜ SÖYLESİNLER”
Yasakların hiçbir toplumun geleceği açısından huzur öngörmediğini belirten Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“Yasaklar ile acılar gelmiştir, yasaklar ile şiddet gelmişti, artık Türkiye’nin bunları aşması gerekir. Güçlü Türkiye böyle olur, huzurlu Türkiye böyle olur. Bırakın gitsinler, şarkı söylesinler, türkü söylesinler. Ülkeyi nasıl sevdiklerini anlatacaklar, emin olun. Bu ülkenin insanları aydınlık insanlardır, kendi insanımıza güvenelim. Siz baskı kurarsanız olmaz. Bir yerde patlar. Toplumu patlama noktasına getirdiniz. Eğer huzurlu bir toplum istiyorsak; hukukun ön gördüğü, bütün dünyanın öngördüğü, anayasamızın öngördüğü çerçeve içinde bırakın insanlar yürüsün. Bırakın eylemlerini yapsınlar. Eğer birisi eline silah alıyorsa, yakalayıp yargının önüne çıkarsınlar, bir itirazımız yok ona. Ama insanlar huzur içinde kol kola, omuz omuza şarkı söyleyip, türkü söyleyip geleceklerse, Gezi Parkı’nda dolaşacaklarsa ne olacak; ellerinde karanfil, ellerinde çiçek, ellerinde kitap. Bu insanlardan topluma zarar gelmez. Toplumu kazanmalıyız, gençlerimizi kazanmalıyız. Onlar delikanlı. Onları hoş görmeliyiz.”
“Siyaset kurumu biraz geniş olmalı, açık yürekli olmalı” diyen Kılıçdaroğlu, “Tam tersini yapıyoruz, öfkeyle gidiyoruz, şiddetle gidiyoruz. İnsanlar ölüyor, biz cam-çerçeve ile üzülüyoruz. İnsan öldü, insanın ölümünden insan nasıl sevinç duyar. Toplumu bu hale Türkiye’yi getirdiler. Ama ben bu ülkenin sağduyusuna inanıyorum. İnsanımızı seviyorum. Demokrasiyi de kökleştirecekler. Her tepki mutlaka demokrasi için bir kazanım olacaktır diye düşünüyorum. Biz bunu kazanıma dönüştürdüğünüz ölçüde Türkiye’de demokrasiyi güçlendireceğiz arkadaşlar” dedi.
