CHP Sancaktepe, Mumcu'yu andı

Sancaktepe  CHP İlçe Başkanı Dr. Hakkı Sağlam; eski Kültür Bakanı Fikri Sağlar ve Araştırmacı- Yazar ve Gazeteci Faik Bulut'u halkla buluşturdu. Partililerin yoğun ilgi gösterdiği panelde konuşmacılar, geçmişten günümüze katledilen faili meçhul gazetecileri gündeme getirdi. Panelde daha sonra halk sordu, Sağlar ve Bulut cevap verdi

 

Sağlar ve Bulut halkla kucaklaştı

 

Sancaktepe  CHP İlçe Başkanı Dr. Hakkı Sağlam'ın açılış konuşmasıyla başlayan panel, tüm şehitler anısına bir dakikalık saygı duruşu ile başladı. Sağlam, şehit edilen gazeteci Uğur Mumcu ve diğer gazetecileri anarak sözlerine başladı. Sağlam konuşmasında; “Geçtiğimiz yıllarda Sebahattin Ali (1948), Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Doğan Öz (1978), Abdi İpekçi (1979), Kemal Türker (1980), yazar Ümit Kaftancıoğlu (1980) gibi çok değerli gazeteci ve yazarlarımızı kaybettik. Bu kişilerin öldürülme nedenleri ise çok enteresan: ‘Kontr gerillaların üzerine gittikleri için katledildiler'. Ama ne yazık ki bugüne kadar yapılan araştırmalar hiç sonuç vermemiştir. Hepsi faili meçhul olarak tarihimize kara bir leke gibi geçmiştir. Bir de ‘Roboski Katliamı'nı Türkiye yaşadı. Bunların derhal araştırılmasını istiyoruz. Anadolu'daki barışı mutlaka korumamız gerekiyor, diyor, sözümü fazla uzatmadan değerli Bakanım ve kıymetli yazarımız Bulut Bey'e bırakıyorum. Hepinize geldiğiniz için teşekkür ediyorum” dedi.

 

Fikri Sağlar katılımcıları  duygulandırdı

 

Eski Kültür Bakanı Fikri Sağlar, konuşmasına; “Hepinizi saygıyla selamlıyor, Pazar gününüzü bizlere ayırdığınız için çok teşekkür ediyorum” diyerek başladı ve, “Sevgili dostlar. Öncelikle değerli ilçe yönetimi ve gençlik kolları başkanlığını huzurunuzda bir kez daha selamlıyorum. Türkiye'nin karanlık bir dönem yaşadığı şu günlerde eğer buraya kadar gelip de bizleri dinliyorsanız, demek ki daha benim sizlerden umudum var” dedi.

Sağlar, konuşmasının devamında; “AKP iktidarının Türkiye üzerinde kara bir bulut gibi dolaştığını söylemek istiyorum. Karamsar olmayın. Bunlardan mutlaka kurtulacağız. Ulu önder Atatürk'ün ilklerini kaldırmak istiyorlar ama bu ülkenin yurt sever vatandaşlarının, Kürt'ü, Alevi'si ile bunların karşısında dimdik duracağını söylemek istiyorum” dedi.

 

‘Uğur Mumcu ve Faili Meçhuller' konferansı

 

Sancaktepe'de düzenlenen ‘Uğur Mumcu ve Faili Meçhuller' adlı konferansa konuşmacı olarak katılan eski bakanlardan Fikri Sağlar, konferansta yaptığı konuşmada, birçok konuya değindi. Uğur Mumcu'nun ölmediğini belirterek, “Bir insan 20 yıl boyunca düşünceleriyle, sözleriyle hala tazeyse, burada Uğur Mumcu'yu anan çok değerli genç kardeşlerimiz, Uğur Mumcu adına şiirler okuyup, mumlar yakıyor ve Uğur Mumcu'yu biliyorlarsa, onu öldürememişler, düşüncelerini yok edememişler demektir” dedi.

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün, Paris'te öldürülen 3 kadından biri olan Sakine Cansız'ın yakınlarına yaptığı taziye ziyaretine de değinen Sağlar, ‘Aygün bahane edilerek CHP ile oynanmaya kalkışıldığını' ileri sürdü.

Sağlar bu konuyla ilgili yaptığı açıklamada; “Olay, basit insani bir görev. Yanı başınızdaki komşunuz; sevmeseniz, katil olduğunu, hırsız olduğunu bilseniz dahi, ölse ilk koşacak sizsiniz. Bizim inancımız ve ideolojimiz budur. Yani, insanın acısını paylaşmaktır. Ama bunu anlamıyorlar” diye konuştu.

“Turgut Özal'ın ailesi halen huzursuz”

8. Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal'a yönelik yapılan suikast girişiminin de unutturulmaya çalışıldığını savunan Sağlar, bu girişimin araştırılması gerektiğinin altını çizdi ve, “Halen Özal ailesi Turgut Özal'ın neden vurulduğunu bilmiyor” şeklinde konuştu.

 

“Erdoğan'ın yıldızı 28 Şubat'tan sonra parladı”

 

Hükümet tarafından hazırlanan Büyükşehir Kanun Tasarısı'nı da eleştiren Fikri Sağlar, tasarının köylü için yıkım olduğunu iddia etti. Sağlar açıklamasında; “Tasarı, köylüye ek vergi ve yükler getirecek. Artık köylü, evinin yanında ne ahır ne kümes kurabilecek. CHP olarak Büyükşehir Belediyesi'ni kazanmalıyız. Belediyeleri kazandığımız zaman 2014 yılında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçiminde de etkili oluruz. Genel seçimin de 2014'te yapılması muhtemel” dedi.

 

“Başbakan Erdoğan'ı da eleştiren var”

 

Sağlar, Başbakan Erdoğan'ın yıldızının 28 Şubat'tan sonra parladığını öne sürerek, “28 Şubat darbesi, Erdoğan için yapıldı. Necmettin Erbakan da bu konuya defalarca dikkat çekmişti. Bunu biz değil, Başbakan'ın danışmalarından Cüneyt Zapsu da itiraf etti. Erdoğan, dünya ülkelerini kullanıyor gibi görünse de aslında kullanılıyor. Bakanlar, Başbakan yokken konuşuyor, o geldiğinde ise yanlış anlaşıldıklarını açıklıyorlar. Hepsi de Başbakan yüzünden gerçekleri açıklamaktan korkuyor” değerlendirmesinde bulundu…

“Aleviler korkutuluyor”

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın kaldırılmasını, kaldırılamıyorsa kurum içinde Aleviler ve diğer inanç grupları için bir bölüm oluşturulmasını isteyen Sağlar, son 10 yılda ülkede ekmek fiyatlarının yüzde 100 arttığını söyledi ve; “Buğday fiyatları bu kadar arttı mı? Bugün ülkede 12 milyon insanımız açlık ve yoksulluk sınırında mücadele ediyor. Kırsal alanda yaşayan nüfus yüzde 25'lere geriledi. Bugün, bir büyük alışveriş merkezi açıldığında, 138 küçük bakkal kapanıyor. Ankara'da alışveriş merkezlerinin toplam alanı 15 kilometrekare. Vatandaş tüketim için kredi kartlarına yüklenmekte ve bankaları korkunç derecede zengin etti” şeklinde konuştu.

 

Araştırmacı- Yazar Faik Bulut, Suriye olayını anlattı…

 

Üçüncü konuşmacı olarak söz alan Araştırmacı-Yazar Faik Bulut; Tunus, Mısır, Libya, Yemen ve Suriye'deki iktidarların, savunulacak hiçbir şeyi olmadığını, halkların ayağa kalkması sonucu bu dört ülkede iktidarların alaşağı edildiğini,  kelime anlamıyla söylersek bunların birer devrim olduğunu vurguladı. Ortadoğu'da halkın ayaklanması ve rejimlerin devrilmesi, Tunus'ta tamamen halkın inisiyatifiyle gelişen olayların ABD ve Batı tarafından kaygıyla izlendiğini, Ortadoğu'da neler oluyor diye endişeye kapıldıklarını belirten Faik Bulut; Bin Ali gittikten haftalar sonra ABD'nin Tunus'taki yeni güçlerle temasa geçtiğini söyledi. Tunus'tan dersler çıkaran ABD'nin Mısır'da orduyu hemen yanına çektiğine dikkat çeken Faik Bulut; ABD'nin orduyu yanına aldıktan sonra Mübarek'in gitmesine göz yumduğunu, Mısır'ın bölgenin lider ve büyük ülkelerinden olduğunu, olayların kontrolü dışında gelişmemesi, Mısır'ı elinden kaçırmamak için hemen devreye girdiğini ve olayları kontrolü altına aldığını savundu. ABD'nin bu arada olayların Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi kendi kuklası ülkelere sıçramaması için de elinden geleni yaptığını söyleyen Bulut, ABD'nin bu ülkelerin desteğiyle bölgeye nizam vermeye çalıştığının altını çizdi.

Faik Bulut konuşmasının devamında; “Suriye'de de başlangıçta sokağa çıkanlar halktı. Neoliberal politikalar, özellikle de üç sektördeki büyük özelleştirmeler sonrasında hızla yoksullaşan insanlar sokağa çıktı. Ancak hemen ardından birkaç ay sonra dış müdahalelerle olaylar seyrinden çıkarıldı. 12-13 ülkeden cihatçı, El Kaide'ci gruplar ülkeye akın etti. Olayların ilk çıktığı kentlere bakıldığında görülecektir ki olayların tamamı sınır kentlerinde patlak verdi. Ürdün sınırındaki Dera, Lübnan'a yakın Humus ve Hama, Türkiye sınırındaki Cizr el-Şuhur ve İdlip, Irak sınırındaki Deyr El Zor gibi. Komşu ülkelerden gelen müdahalelerle bu kentler ayağa kalktı. Lübnan ve Türkiye üzerinden tonlarca silah taşındı ülkeye. Geçen yıl Suriye'ye yaptığımız ziyaretlerde bu sevkiyatları yetkililer anlatmıştı bizlere. Ben ne zaman Suriye'de yaşananların bir devrim olmadığını anladım: ‘Olayların başlangıcından altı ay sonra adı sanı bilinmeyen Birleşik Arap Emirlikleri'nin Dışişleri Bakanı'nın ABD adına Esad'la yaptığı pazarlığın ortaya çıkması' beni bunun bir devrim olmadığına ikna etti.

ABD, ağırlık merkezini Orta Asya ve Pasifik'e vermesiyle birlikte buraları taşeronlarına emanet etti. AKP de bunu fırsata çevirmeye çalıştı. AKP ideolojik, ekonomik ve siyasal nedenlerle Suriye'ye müdahale etti. Başlangıçta ABD de buna göz yumdu. Ancak ‘üç saatte Şam'a varırız' diyenler, başarısız olunca ‘hele siz şöyle bir kenara çekilin' dedi ve ABD bizzat kendisi olaylara el atmaya başladı. Doha'daki buluşma da bunun göstergesidir” dedi.

Haber: Durmuş Acar