Sağlık Bakanı Recep Akdağ, terör örgütünün kanlı bir yüzü ve halka karşı büyük bir zulmü olduğunu belirtti.
Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma
Ajansı tarafından gerçekleştirilecek Anadolu'nun Zirvesinde Uluslar arası
Tanıtım ve İşbirliği Buluşması-2'nin (AZUTİB-2) açılışına katılmak üzere
memleketi Erzurum'a gelen Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Vali Sebahattin Öztürk'ü
makamında ziyaret etti. Burada gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bakan
Akdağ, dün Diyarbakır'da 13 askerin şehit edilmesinin tüm milleti derinden
üzdüğünü söyledi.
Şehit olan askerlerin yanı sıra bir süre önce de bir sağlık personeli ve iki
askerin kaçırıldığını anımsatan Bakan Akdağ, "O zaman bir açıklama
yapmıştım. Karşılıklı savaşan düşman ordularının savaş şartlarında dahi sağlık
çalışanlarına asla ilişmediği bilinir. Uluslararası hukuk böyle olduğu gibi
insanlık tarihinin de çizgisi budur. Terör örgütünün öylesine bir kanlı yüzü ve
halka karşı öylesine büyük bir zulmü var ki, insan sağlığına hizmet etmeye
çalışan bir sağlık çalışanı ile değerli askerlerimize böyle bir muameleyi reva
görecek kadar işi ileriye götürmekten kaçınmamışlardır. Elbette hükümetimiz ve
devletimiz, eli kanlı canilerle mücadelesini sürdürecektir.
Burada önemli bir mesele de siyasilerin, bu eli kanlı örgütle adeta omuz omuza
götürenlerin durumlarıdır. Herkesin samimi olması gereken günlerdeyiz. Aziz
milletimiz bilmelidir ki hükümetimiz bu meselenin üzerinde hassasiyetle ve
ciddiyetle durmaktadır. Bunların yandaşları dışındaki bütün topluma, partilere
ve siyasilere önemli bir görev düşüyor. Böyle bir dönemde birliğimizi ve
beraberliğimizi pekiştirici davranmak, sorumlu davranmak, açıklamaları bu
doğrultularda yapmak ve gerçekten de birbirimize destek vermek
durumundayız" diye konuştu.
Bir gazetecinin Demokratik Toplum Kongresi'nin yayımladığı Demokratik Özerklik
Bildirisi'yle ilgili soru üzerine Bakan Akdağ, "Çok detaylı olarak okumuş
değilim ama siyaset yoluyla millete hizmet ettiklerini söyleyenler sorumlu
davranmalı ve sorumluluklarının idraki içinde olmalıdır. Birliğimizi
zedeleyecek beyanatlar, eylemler ve deklarasyonlar elbette doğru değil.
Değerlendirmek için benim de biraz üzerinde durmam gerekir" dedi.
