Depremin etkisi doğal afetlerin en önemlilerinden ve en kötüsü. Meydana getirdiği etkilerin insan yaşamında incelenmesi ve dayanıklı yapı tasarımı da özel çaba ve özel mühendislik gayreti gerektirir. Depremin etkisinden mal ve can kaybı düşündüğümüzde yine insanları deprem değil, insan hatalarından kaynaklandığı ve insanların yaptığı işlerin ciddiyetsizliği ve bakış eksikliğidir. Depremlerin bina, köprü, barajları yıktığı gibi göçmelerden de kaynaklanan ve ayrıca toprak kaymaları meydana getirerek can kaybına da sebep olmaktadır. Mal ve can kayıplarının olmaması için yapılan yapının depreme karşı koyabilecek şekli ile tasarlanması, yapım esnasında da tasarının eksiksiz uygulanmasıdır.
Deprem etkisinde yapının taşıyıcı elemanlarında bir sıkıntı olması ve taşıyıcı sisteminin özelliklerine bağlı olmasıdır. Dayanımı artırmak sistemin rijitliğini azaltmak zorunluluğu vardır. 2007’de yürürlüğe giren deprem bölgelerinde yapılacak binalar hakkındaki yönetmelik esaslarına uyulması ve özen gösterilmesi, temel kabullerin kavranması, uygulamada da çıkacak problemlerin sağlıklı bir biçimde çözümlenmesi gerekmektedir.
Ülkemiz deprem bölgesidir. Depremin büyüklüğü ortaya çıkardığı enerjiye bağlıdır. Büyük depremler şiddetli hasarlar meydana getirir. Orta büyüklükteki depremler ise mühendislik hizmeti verilmemiş binaları rahatlıkla yıkabileceğini söylemek isterim. Küçük depremler ise çok yaygın ama can ve mal kaybına sebep olmamaktadır. Özellikle orta şiddetteki 1999 depremi can ve mal kaybına yol açmıştır. Ölen vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet dilerim. Onların kaybından doğan üzüntüsü bizi doğru çözümlere yöneltti ise bir nebze acımız hafifler. Bugün bir deprem olsa yıkılacak binalarımız var mı? Araştırmak zorundayız. Yetkililerin önderliğinde bir daha acı yaşamamamız için çaba harcamalıyız. Hepimiz bilmeliyiz ki inşaatı yapanların öncelikleri para kazanma, sonrası sağlamlık. Bu sırayı değiştirmeliyiz. Öncelikle sağlam yapı olmalı. Dairelerinde oturanlara o güveni vermeliyiz. Hepimizin birbirimize karşı sorumluluğumuz var. Birlikte yaşıyoruz. Olumsuzluklar hepimizi rahatsız eder. Onun için duyarlı olmalıyız. Mal sevgisi, para sevgisi ve dünyaya bağlanma hataların en büyük sebepleridir. Hukuk sistemine bağlı olduğumuz gibi ilahi kurallara da bağlıyız. Yaptığımız yanlışları beşeri hukuk kaçırsa dahi Yüce Allah’ın kurallarından kaçamayız. Dünyamıza bir bakalım iyiler ve kötüler mücadelesi görüyoruz..
İşimizi iyi yapalım, çıkarlara dayandırmayalım. İşini iyi yapan hem örnek vatandaş hem de iyi insandır. Son zamanlarda yaşanan afet, bir uyarı niteliği taşımakta. Dere yatakları ve dolgu alanlarına inşaatları yapmayalım. Mağduriyetlerin oluşmaması için beşeri hukuk kurallarına uyduğumuz kadar ilahi kurallara da uyalım. Uyalım ki huzurumuz kaçmasın. Birlikte yaşamanın mutluluğunu kazanalım. El ele verelim. Nerede bir dert varsa biz de dertlenelim. Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için olalım. Bu kısa ve geçici dünyada yaşarken adam gibi yaşayalım, adam gibi ölelim. Yüce Allah’ın insanları çok güzel yarattığı söylenmekte fakat dünya çekiciliği + şeytan+ nefis bizi bataklığa, istenmeyen yere çekti. Kurtuluş ise farkına varmaktır. Allah inşallah bizi farkına varan kullardan eylesin. Geçmiş ve gelecek günahlarımızı affetsin. Bir şeye daha dikkat çekmek isterim. Helalleşiniz. ‘Kul hakkı ile huzuruma gelme’ diyor yüce Allah. Kul hakkı almadan bu dünyadan göç etmeyi nasıp etsin inşallah. Amin, amin, amin diyorum…
Son günlerde bir bir çöken istinat duvarlarında mühendislik hizmetleri ya hiç yok ya da eksik. Belki yağmur suyu son hamledir. Siz işinizi iyi yapmıyorsanız takdir edici, gizli tuttuğunu açığa vurur. Mühendis denetimi ile yapılmış ise ya bilgisi yok, ya da ahlak zaafiyeti. Ya da ikisi de yok. Bir insanda Allah korkusu yoksa her şey beklenir. Dünyevileşmiş insanların şerrinden kaçmak için Allah’a sığınmak gerekir. Sorunu, yağan yağmurlara bağlarsak yağdırana haksızlık olur. Siz güzelim dünyayı ne hale getirdiniz. Peki kimlerdir vatandaşı üzen, evleri yıkılma tehlikesi ile yüz yüze bırakıp vatandaşı perişan eden? Sırası ile; mühendislik hizmeti yok, veya mühendislik hizmeti var ama yetersiz. Kalfalara yaptırılan işler. Son hamle müsebbipleri ise sera gazcılar. İklimin değişmesini hızlandıran para gözler!. Beyler ısrar etmeyelim; insanlarımıza ahlakı tesis edelim. İslam Peygamberi şöyle buyurdu; ‘Ben güzel ahlak için gönderildim.’ Hz Peygamber o kötü ahlak yapısı ile yaşayan toplumu hayatı pahasına düzeltti. Fakat ondan sonra dünyanın cazipliği, nefis açlığı şeytana alan açmış oldu. Uzatmayayım bugünlere geldik. Yüce Kur’an, ‘iyiliği emret, kötülüğe dur’ der (kötülüğü men et). Yaptın mı bunları? Hayır. O halde hepimiz suçluyuz bu olaylardan. Kimsenin bağırmaya çağırmaya hakkı yok. Size geçmiş olsun der. Sevgi ve saygılarımla. Tüm İslam aleminin Kurban Bayramı mübarek olsun.
