Okul öncesi eğitimin önemini, yani anaokullarının gerekliliğini iyice kavramalıyız ve bir yerden başlamalıyız. Gerçi son zamanlarda, anaokulu sayısı hayli artmış  durumda... Yine de işin önemini tam anlamamışız olmalıyız ki; ülkemizde okul öncesi eğitim kurumlarının oranı sadece %10.

‘Çocuklarımıza nerede, hangi okulda, nasıl bir eğitim verdirelim; devletin öyle bir okulu var mı?’ diye sorup düşünürken çocuklar hızla büyüyor, kendi bildikleri doğrultuda bir şahsiyet ve ahlâk kazanıveriyor. Bilinçsiz ve programsız geçen yılların sonunda; çok yönlü çatışmalar, depresyonlar, derslerde başarısızlıklar, hatta intihar denemeleri  oluyor. Çoğu kez ya onlar bizi, ya da anne-baba olarak biz onları anlayamıyoruz. Ebeveynlerin her uyarısı eleştiri gibi algılanıyor ve çatışma getiriyor.

Sonuçta veliler; gençlerin psikolojisini bilemediği, iyi bir çocuk eğitimcisi ve ideal bir anne baba olamadığını, ön görülerinin çok yetersiz kaldığını anlar hale geldiğinde artık sorunların çok büyüdüğünü; örgün eğitimin ve öğreniminin veya oradaki ortamların bize pek yardımcı olmadığını kabulleniyor.

Yapılan araştırmalarda, orta öğrenim gençlerinin % 80’i sigara, %10’u madde, % 95’inin internet bağımlısı olduğu tespit edilmiş... Kıyafetleri, bakış ve tavırları, diyalog ve eylemleri dizi film kabadayılarını bile sollamış… Kitap, şiir, sanat deyince; cinleri tepelerine sıçrıyor. Gençlerin önemli kısmı fönlü ve flörtlü; ama evlenmemeye, akraba ve komşulara görünmemeye yeminli. Hedef ve idealleri belirsiz... Onlara göre evin, anne babanın, mahallenin, komşunun, okulun, öğretmenin iyisi yok. Herkes, her şey kötü… Gelecek ise tamamen belirsiz. En iyi okulu bitirsen dahi işsiz kalacaksın. Öyleyse diplomanın, sertifikanın pek bir anlamı yok. Sırf anne babası ‘Oku’ dediği için, sırf mahalledekiler okuyor! desin diye bir okula yazılıyor.

Eğitime nereden başlayalım? Eğitime, önce kendinizden, sonra karnınızdaki bebeğinizden; sonra evlenmeye niyetlenen gençlerden başlamalısınız. Okulu, öğretmenleri evinize taşıyın. Siz de rehber öğretmen olun. Çocuklarınız gözünüzün önünde olsun. Çocuklarınız 15 yaşından önce bilgisayar veya internetle tanışmasın. Bilgisayar; evin en orta yerinde olsun ki çocuğunuz nerelere girip çıkıyor, siz de kontrol edin…

Eğitimin en çok arandığı sahalardan biri de trafik Trafik kazalarında halen dünyada birincisiyiz. Bakın şöyle bir gazete manşetlerine ve TV ekranlarına ve görün facebook, twetter muhabbetleri yüzünden eşlerini boşayanları, annelerini doğrayan kızları, kapkaççıları, müşteri kılığında, uluorta kasa soyanları, tecavüzcüleri… Beri yandan ekranlarda, eğlence yerlerinde, parklarda arz-ı endam eyleyen gençlerin, hatta koca koca siyasilerin yatak odası manzaralarını ve enva-ı çeşit skandallarını…

Bu rezillikleri ve dahi nicelerini; ‘Bunlar kişinin özel hayatıdır, karışamazsınız,’ deyip savunanları….‘Yazıklar olsun!’ deyip oturmak olmaz. Bir yerden, en başından, ağacın en yaş yerinden başlamak gerek. Kırkını aşanlarla çok uğraştık; pek randıman alamadık; gelin 4 yaşındakilerden başlayalım; geri dönüş nasılmış; tat alalım….

Sözüm ona bir kısmımız eğitimciyiz; en azından çoğumuz ev bark ve torun tosun sahibi olmuşuz. Ama yinede aile içi sorunlarımız, en çok da çocuklarımızın pek çok sorunu var ve çözmekten aciziz. Artık evliliklerin % 25’i boşanma ile bitiyor. Lâfa gelince, çocuklarımızın başarıları ile övünüyoruz, çünkü kaliteli (!) üniversitelerde okutuyoruz; iyi eğitilsinler diye büyük paralar veriyoruz. İyi okusunlar, iyi adam olsunlar diye kuş sütünü dahi bulup buluşturuyoruz… Ne gerekiyorsa alıp  yedirip içiriyoruz; gözleri dışarıda kalmasın, en azından sağlıklı olsunlar diye.

Sonuç: Eğitim… Eğitim… Eğitim…Keşke 40 yıl önce başlasaydık. Yine de geç kalmış sayılmayız… Yeni öğretim yılı hayırlı olsun…

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.