Görüldüğü gibi Ortadoğu adeta kaynıyor. Şimdi, kardeş ve komşu halklar arasında kirli emperyalist hesaplarla körüklenmeye çalışılan kin ve nefret söylemlerine, ırkçı - şoven, dinci - mezhepçi kışkırtmalara karşı inatla bir arada ve yan yana durmanın, savaş çığırtkanlarına anti emperyalist dayanışmayla dur demenin, barış, özgürlük ve adalet çığlıklarını en gür sesimizle her zamankinden daha çok haykırma zamanı. Barış içinde yeni bir dünya her kimliğin kendini çatışmalara gerek kalmaksızın ifade edebileceği bir zemin olmalı. Böyle bir zemini hazırlayacak olan ise ancak bütün dinleri kuşatan ve barışı en net şekilde temsil eden ve insanlık âlemi içinde etkileri en derin, söylemleri en güçlü olan İslâmiyet olabilir. Bu anlamda dünyanın günümüzde en çok ihtiyaç duyduğu şey bir barış dini olarak İslâmiyet’in sunulmasıdır. Barış içinde bir arada yaşamanın beş ilkesi; Siyasi bağımsızlık, askerî ittifaklara katılmama, kendi topraklarında başka devletlere askerî üsse izin vermeme, ikili ittifaklara girmeme, millî kurtuluş savaşlarını desteklemedir. Egemen güçlerin enerji kaynak ve yollarına hakim olmak için yüzyıllardır “özgürlük ve demokrasi” sözleri ile halklara saldırdığı belirten kurumlar, Irak, Libya ve Afganistan’dan sonra bugün Suriye’de de halkların etnik ve dini farklılıkları bahane edilerek kaderlerini ellerinden almaya çalışıyor.

Hindistan Ulusal Kongresi'nin önemli siyasi üyelerinden biri olan. Hindistan'ın ilk başbakanı Nehru, 7 Eylül 1946'da yaptığı konuşmasında,“Dünya savaşları insanlık için telafisi mümkün olmayacak sonuçlar ortaya çıkarmaktadır. Yeni bir dünya savaşına yol açacak gruplanmalardan uzak durulmalıdır. Sömürgecilik, insanlık tarihi açısından kabul edilemez bir durumdur. Bu durumun sona erdirilmesi için dünya milletlerinin ortak çalışması gerekmektedir. Halkların eşitlik ilkesinin büyük devletler tarafından saygıyla karşılanması ve buna bağlı olarak yeni kurulan devletlerin dünya milletleri içerisinde hak ettikleri almaları gerekmektedir” diyerek birlik ve beraberliği vurgulamıştır. Bugün bölgede ve dünyada barı, kardeşlik ve özgürce bir arada yaşamak için her zamankinden daha fazla mücadeleye ihtiyaç vardır. Türk ve dünya çocuklarına doya doya yaşayabilecekleri, barış içinde bir dünya istiyoruz. Bakın şair Nazım Hikmet bir şiirinde;

"Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
ve bir orman gibi kardeşçesine" demiş…

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.